TİKA'YA DAVET YAĞIYOR 11.01.2013

Gittiğimiz ülkelerdeki çalışmalar, oradaki mutluluklar, insanların rahatı, refahı dolaylı olarak tabii ki ülkemizin ilişkilerine katkı sağlamakta. Biz birtakım çalışmaları bir şey beklediğimiz için, bir menfaat için yapmıyoruz. Ama dolaylı olarak TİKA'nın faaliyetleri her yönde ülkemize kazanç ve katkı sağlıyor

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) Başkanı Serdar Çam, birçok ülkenin bakanından 'ofis açıp burada projelerimize katkı sağlayın' daveti aldıklarını belirterek, "Bizim 10 dolarımız pek çok ülkenin 10 milyon dolarından daha bereketli, daha kıymetli. Bu da bizim için ayrı bir avantaj, ayrı bir güç" dedi.

TİKA Başkanı Serdar Çam,  Türk dış politikasındaki gelişmelerin paralelinde TİKA'nın yeni alanlara açılmasının, karşılıklı etkileşimle alakalı olduğunu söyledi. "Ülkemiz, devletimiz güçlendikçe, büyüdükçe TİKA'nın faaliyet alanları sürekli genişlemekte" diyen Çam, devletin sağladığı imkanlar ölçüsünde çalışmalarını sürdürdüklerini dile getirdi.

Çam, "Gittiğimiz ülkelerdeki çalışmalar, oradaki mutluluklar, insanların rahatı, refahı dolaylı olarak tabii ki ülkemizin ilişkilerine katkı sağlamakta. Biz birtakım çalışmaları bir şey beklediğimiz için, bir menfaat için yapmıyoruz. Ama dolaylı olarak TİKA'nın faaliyetleri her yönde ülkemize kazanç ve katkı sağlıyor" diye konuştu.

5 kıtada, "nerede gönlü kırık varsa merhem ol" anlayışıyla çalışıyor

TİKA'nın, 1992'de, bağımsızlığını yeni kazanmış Türk Cumhuriyetlerinin dünyayla entegrasyonunu desteklemek için 6 ülkeyle sınırlı kurulduğunu anlatan Çam, "Rahmetli Özal döneminde kanun hükmünde kararname ile kurulan TİKA, bu yıl KHK ile yeniden yapılandı" dedi.

Kurumun, ulaştığı coğrafyanın her geçen gün geliştiğini, Orta Asya'dan sonra Balkanlar, Ortadoğu, Afrika ve Asya'ya yöneldiğini dile getiren Çam, yeniden yapılanma süreciyle 5 kıtada, Ahmet Yesevi'nin "nerede gönlü kırık varsa merhem ol" anlayışıyla etkin olmaya çalıştıklarını söyledi.

İnsani yaklaşım da takdir ediliyor

TİKA'nın faaliyet yürüttüğü ülkelerin birçoğunda Osmanlı'dan kalan önemli izler bulunduğunu vurgulayan Çam, "Geçmişten gelen çok kıymetli değerlerimiz, mirasımız var. Ecdadımızın bize bırakmış olduğu bir altın var, pırlanta var, o bir referans noktası" dedi.

Türkiye'de ekonomik, siyasi, sosyal, demokratik açılımlar ve parlamenter faaliyetlerle birlikte önemli gelişmeler yaşandığına işaret eden Çam, "Bunlar bütün dünyaca takip ediliyor. AB ile ilgili hazırlık, uyum yasalarının çıkartılması gibi süreçlerden sonra birçok kuruma yansımış yeniden yapılanma ve modernizasyon süreci yaşanıyor" diye konuştu.

Çam, Türkiye'nin kapasite ve tecrübelerinin aktarımı konusunda büyük taleple karşılaştıklarını belirterek, "Siz bunları nasıl başardınız, ekonomiyi nasıl güçlendirdiniz, sanayiyi nasıl geliştirdiniz, kamu yönetimindeki başarıyı nasıl elde ettiniz" gibi sorular aldıklarını, bu konularda eğitim çalışmalarına aracılık ettiklerini kaydetti.

Türkiye'nin son yıllardaki çalışmaları ve başarılarıyla "haritada yeri bilinmeyen bir ülke" konumundan kurtularak, tanınan ve bilinen bir ülke haline geldiğini söyledi.

TİKA'nın faaliyetleri ve hizmetleri yanında insani yaklaşımının da tüm dünyada takdirle karşılandığını anlatan Çam, sadece Türkiye'ye yakın ülkelerin değil rakip ülkelerin de bu tip övgülerde bulunduğunu dile getirdi.

"Bu işin bir parçası olmak insana büyük bir haz veriyor"

TİKA'nın henüz ulaşmadığı ülkelerden, "lütfen gelin ofis açın, projelerimize katkı sağlayın" daveti aldıklarını anlatan Çam, bu davetlerin birçoğunun bakan düzeyinde olduğuna işaret etti. Çam, Hemen hemen her hafta birkaç delegasyonu burada ağırlıyoruz. Kuruluşlar, bakanlar, üst düzey yöneticiler TİKA'mıza gelip bizden böyle taleplerde bulunuyor" diye konuştu.

Çam, 30 ülkede 33 ofisle hizmet verdiklerini anlatarak, Arap Baharı, Afrika'daki kuraklığın etkisiyle bir yılda ofis sayısını yüzde 30 artırdıklarını bildirdi. Çam, "Ülkemizin devletimizin parası çok kıymetli, bereketli. Ben bunu her yerde söylüyorum. Bizim 10 dolarımız pek çok ülkenin 10 milyon dolarından daha bereketli, daha kıymetli. Bu da bizim için ayrı bir avantaj, ayrı bir güç diye düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Hayata geçirdikleri projelerden büyük heyecan duyduklarını vurgulayan Çam, "Getirdiği manevi hazları anlatmak mümkün değil. Başbakanımızın ziyaretine hazırlık çerçevesinde gittiğimiz Nijer'de su kuyusunu gördüm. Ayak pompasıyla çocuklar su basıyorlar, kovalarını dolduruyorlar ama oradaki o şenlikli, heyecanlı havayı anlatmak mümkün değil. Çocukların hepsini bağrınıza basasınız geliyor. Bir taraftan sularını dolduruyor, bir taraftan eğleniyorlar. Onu görüp seyretmek, bu işin bir parçası olmak insana büyük bir haz veriyor" ifadelerini kullandı.

"Somali'de bir yıl içinde inanılmaz şeyler yaşandı"

Somali'deki çalışmalara da değinen Çam, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyareti sonrasında yapılan yatırımların arttığını ve artık Somalililerin yüzünün güldüğünü dile getirdi. Somali'de artık açlık ve susuzluktan ölenlerin olmadığını vurgulayan Çam, "Büyük bir gelişim yaşanıyor inşaatlar, tadilatlar, sokaklarda temizlik, asfaltlama faaliyetleri... İnanılmaz bir heyecan" dedi.

Bu faaliyetlerin tüm dünyanın dikkatini çektiğini belirten Çam, "Bu ülkem adına çok gurur verici. Bu kadar kısa bir sürede bu kadar değişim yaşanacağına ben de inanmıyordum, açıkçası. '3-5 sene, 10 sene bu yaralar sarılmaz' diye düşünüyordum. Bir yıl içinde inanılmaz şeyler yaşandı" dedi.